Vergi Hukuku Yaptırımları
Anayasa’nın 73. maddesi “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi, resim ve harçlar ve benzeri mali yükümler ancak kanunla konulur” hükmünü koymuştur. Vergi yükümlülüğünü yasa hükümlerine göre yerine getirmeyen yükümlü hakkında 4.11961 tarih ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 331’inci maddesine göre vergi kaybı (vergi zıyaı) cezası ve usulsüzlük cezaları ile diğer cezalarla cezalandırılırlar. VUK’un 341. maddesine göre vergi ziyaı “mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesi..” olarak tanımlanmıştır. Daha önceki hukuki durumda yer alan kaçakçılık, ağır kusur ve kusur suçlarının hepsi 1.1.1999 tarihinden itibaren vergi ziyaı suçu altında birleştirilmiştir. Bu yasanın 344. maddesinde vergi kaybı suçu “mükellef veya sorumlu tarafından 341’inci maddede yazılı hallerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesidir” biçiminde tanımlanmıştır. Usulsüzlük ise vergi kanunlarının şekle ve usule ilişkin hükümlerine uyulması sonucunda uygulanacak yaptırımdır (VUK m. 351).
Vergi Mahkemelerinin Görevleri
Vergi mahkemelerinin görevleri de 2576 sayılı Kanunun 6. maddesinde sayılmıştır. Buna göre vergi mahkemeleri, genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları ve bu konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümler.